Facebook Hesabım
Ben kimim?
Mesleğim İngilizce öğretmenliği olmakla beraber, bu sitenin İngilizce öğretmenliğiyle alakası yoktur. 2008 yılından beri blog yazarlığı yapıyorum. İlk başlarda sadece sinema yazıyordum. Sonra daha çok siyaset yazmaya başladım. İki, üç senedir ise (şu anda 2016'nın sonundayız) "her şeyi" yazıyorum. Sitenin üstündeki görselin altında yer alan sekmeler benim ilgi alanlarım ve bu alanlarda yazılar yazıyorum. Eski yazılarım, yeni yazılarım hepsi bu sitede olacak artık. Keyifli okumalar dilerim... Baran DoğanSinek İkilisi Ne Demek?
Sinek ikilisi, briçteki en değersiz kağıttır. "Sinek ikilisi muamelesi yapmak" gibi bir deyime malzeme olmuştur. Birisini önemsememek anlamındadır. Kendimle dalga geçmeyi sevdiğim için bu ismi tercih ettim.Yazı Arşivim
-
Son Yazılarım
- Yeşil Peri Gecesi 15 Aralık 2024
- Ferdi Tayfur Türkiye’dir! 7 Ekim 2024
- Toza Sor 23 Haziran 2024
- “Güven” 15 Nisan 2024
- Her Şey Sınıfsal Mı? 14 Nisan 2024
Bazı Eski Yazılarım
Kategori arşivi: 80ler
“My Beautiful Laundrette” (1985)
Stephen Frears filmi “My Beautiful Laundrette/Benim Güzel Çamaşırhanem” ismiyle beni çok umutlandıran, sonra da fazla bir şey vermeyen onlarca filmden biri oldu. Daniel-Day Lewis’in ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu “There Will Be Blood/Kan Dökülcek”dan sonra bir kez daha onayladım. … Okumaya devam et
80ler, Bend It Like Beckham, Daniel Day Lewis, Film, İngiliz Sineması, My Beautiful Laundrette, Stephen Frears, This Is England kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Fahriye Abla” (1984)
Show Tv’iyle ilgili bir şeyler yazmıştım. Fahriye Abla (Yavuz Turgul) da showda izleyip beni derinden etkileyen Türk filmlerinden biriydi. Nereden icap ettiyse bir daha izlemek istedim. Youtube’da film mevcut, meraklısı varsa oradan izleyebilir. Yavuz Turgul’un ilk filmi olmasının yanında Şener … Okumaya devam et
80ler, Fahriye Abla, Film, Paris Texas, Tekrar izlenen filmler, Türk Sineması, Wim Wenders, Yönetmen kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Bundan sonra Jim Jarmuschçuyum
Hep adını duyardım da ilk filmini izlemek bugüne nasip oldu. Jim Jarmusch Amerikan bağımsız sinemasının en bilinen, en takdir edilen yönetmenlerin biri. Filmcilik konusunda dik bir duruşu var. Ticari kaygılardan tamamen uzak kalan, hayatın güzelliklerinin küçük ayrıntılarda yattığını düşünen birisi. … Okumaya devam et
80ler, Film, Indie, Jim Jarmusch, John Lurie, Rainer Werner Fassbinder, Stranger Than Paradise, Yönetmen kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Silent Night, Deadly Night” (1984)
Yönetmenliğini Charles E. Sellier Jr.’in yaptığı Silent Night, Deadly Night‘ın (1984) Türkçe adı ne olabilir acaba? “Sessiz Gece, Ölümcül Gece” tam çevirisi; ancak Bir Baltaya Sap Olmak, Dede ile Balta, Baltalı Noel Baba, Baltayı Vurdum Şahdamardan falan da olabilir. Amerika’da … Okumaya devam et
80ler, Film, Kült Film, Silent Night Deadly Night kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Ade due damballa!
İtiraf edeyim ki annemi en çok etkileyen korku filmi olan Chucky serisini izlememiştim. Bu beş filmi zevkle izledim. Chucky alaycı tavırlarıyla en sempatik seri katillerden birisi bence. Her seride olduğu gibi arada sırada saçmalamalar olmasına rağmen, mizahi bir tutumla korku … Okumaya devam et
80ler, Chucky, Film kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Voyage to Cythera” (1984)
Zihnimin bir Angelopoulos filmi izleyemeyecek kadar meşgul olmasına rağmen -seçimlerden dolayı değil-, oturup Voyage to Cythera‘ı (Kitara’ya Yolculuk, 1984) izledim. Uzun yıllar sürgünde kalmış bir adamın evine dönmesi ve bu dönüş sonucunda çevresindekilerle çatışmasını anlatıyor film. Türkiye’de sık rastlanılan, arsayı … Okumaya devam et
80ler, Film, Kitara'ya Yolculuk, Theo Angelopoulos, Voyage to Cythera kategorisine gönderildi
Yorum yapın
80lerde çocuk olmak 2
Çok beğendiğim bir blog yazarı olan Flying Dutchman’den harika bir yazı. Benim yazının üzerine iyi gidecektir diye düşündüm. “Al ev telefonunu, 80lere bayılıyorum diyen 100.000 kişi bul da göreyim seni, sonra telefon faturasıyla origami yaparsın” diyor. Tıklayınız.
80ler, Diğer kategorisine gönderildi
Yorum yapın
80lerde çocuk olmak :P
Son zamanlarda internetteki bazı sosyal ağlarda “80lerde çocuk olmak” başlıklı bir geyik muhabbeti sürüp gidiyor. Çok özel bir çağ olduğu düşünülen aslında hiç de öyle olmayan 80lerde ben de çocuktum. Hayatımı televizyonun “yeni yayın” dönemine göre ayarlardım, o yüzden o … Okumaya devam et
80ler, Clementine, Diğer, Korku Sineması, les merveilleux voyages de Clémentine et ses amis, Malmoth kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“The Beekeeper” (1986)
Angelopoulos’un yolculuğu devam ediyor. Bu kez yolcumuz tüm zamanların en yakışıklı oyuncularından biri, Marcello Mastroianni. Kızının evlenmesi, mevsimlik bir işe çıkması ne kadar etkiler bir insanı? Bunlar sadece ufak bahaneler de olabilir; tıpkı okuldaki tarih kitaplarında Avusturya-Macaristan veliahtının bir Sırp … Okumaya devam et
80ler, Arıcı, Film, Marcello Mastroianni, The Beekeeper, Theo Angelopoulos kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“The King of Comedy” (1982)
İşte size değeri yeterince anlaşılamamış, hakkı teslim edilmeyen filmlere örnek bir eser. The King of Comedy (Komediler Kralı, Martin Scorsese, 1982); Taxi Driver (Taksi Şoförü, 1976), Goodfellas (Sıkı Dostlar, 1990), Raging Bull (Kzıgın Boğa, 1980) gibi en iyi filmler listelerinde … Okumaya devam et
80ler, Film, Goodfellas, Komediler Kralı, Martin Scorsese, Robert DeNiro, Rupert Pupkin, Taxi Driver, The King of Comedy kategorisine gönderildi
Yorum yapın