Kategori arşivi: anti-kahraman

Futbolun anti-kahramanı

Sosyalizmin maddi kazanımlarını yağmalayarak zenginleşen vampir Rus oligarklarından sonra, son dönemlerde Arap petrol şeyhlerinin de kanlı paralarını utanmazca futbola yatırdıklarını görmekteyiz. Bunlardan biri de Fransa’nın Paris Saint-Germain takımını satın aldı. Kulüp o sıcak parayla birçok transfer yaptı. Bosna asıllı İsveçli … Okumaya devam et

anti-kahraman, burjuva ideolojisi, burjuvazi, endüstriyel futbol, Futbol, Lionel Messi, Şampiyonlar Ligi, Sosyalizm, Zlatan İbrahimoviç kategorisine gönderildi | Yorum yapın

“Ichi the Killer” (2001)

Tarantino’nun filmlerinden sonra estetize edilmiş şiddet diye yeni bir janr ortaya çıkmıştı. Aslında onun filmlerinden daha da eskiye dayanan bu türün en meşhurlarından biri de bizzat Tarantino’nun hayranı olduğu Takashi Miike tarafından çekilen “Ichi the Killer/Katil Ichi” filmidir. Uzun süredir … Okumaya devam et

anti-kahraman, Braindead, Ichi the Killer, Katil Ichi, Takashi Miike kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Son Aki Kaurismaki filmleri

Finlandiya’lı yönetmen Aki Kaurismaki, 20 film çekip emekliye ayrılacağını beyan etmişti. Şu anda 16 adet uzun metraj filmi mevcut. Benim izlemediğim iki filmi kaldı. Biri 2011 tarihli olduğu için onu izlemem iki üç yılı alabilir. Diğerini de yakında izlerim. Elimde … Okumaya devam et

A Ay, Aki Kaurismaki, anti-kahraman, Crime and Punishment, I Hired A Contract Killer, La Vie de Boheme, Reha Erdem, The Bohemian Life kategorisine gönderildi | Yorum yapın

“Unstoppable” (2010)

Scott kardeşlerin küçüğü Tony Scott, abisi büyük sanatçı Ridley Scott’ın gölgesinde kalmakla birlikte, her zaman anaakım sinema içerisinde kendisine yer bulabilmiş bir zanaatkar tür sineması yönetmenidir. Tarantino’nun senaryosunu yazdığından olsa gerek, “True Romance/Çılgın Romantik”ten başka benim çok sevdiğim bir filmi … Okumaya devam et

anti-kahraman, Durdurulamaz, John McClane, Ridley Scott, Tony Scott, True Romance, Unstoppable kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Yine işimiz var

Ne zaman yeni bir yönetmen keşfetsem; ona yoğunlaşıyorum, oturup bütün filmlerini izliyorum. Bunu yaparken kronolojik sırayı takip etmem gerekirken, ben en iyi filmlerini önce izliyorum. Sonra da kötü filmleri kalıyor ve o bölüm oldukça sıkıcı olabiliyor. Jarmusch’da, Haneke’de, Angelopoulos’da, ve … Okumaya devam et

Abel Ferrera, Aki Kaurismaki, anti-kahraman, Bad Lieutenant, Bağımsız Sinema, Harvey Keitel, Jim Jarmusch, Kötü Polis, Martin Scorsese, Michael Haneke, Theo Angelopoulos kategorisine gönderildi | Yorum yapın

İşçi Üçlemesi

  Geçtiğimiz Haziran ayında Finlandiya’nın başkenti  Helsinki’ye gittiğimde insanı rahatsız edecek kadar fazla olan bir dinginlikle karşılaşmıştım. Etrafta neredeyse yoka yakın bir problem potansiyeli vardı. Her şey yolunda ve düzenli gibi görünüyordu. Yayalar gece yarısı bomboş yolda bile kırmızıda duruyorlardı … Okumaya devam et

Abbas Kiarostami, Aki Kaurismaki, anti-kahraman, Ariel, Jim Jarmusch, Rainer Werner Fassbinder, Sanat Filmi, Shadows in Paradise, The Matchfactory Girl, Zeki Demirkubuz kategorisine gönderildi | Yorum yapın

Alternatif anti-kahraman listem

John Ford’un 1956 tarihli “The Searchers/Çöl Aslanı”nı izlediniz mi? Anti-kahraman nedir sorusunun cevabı: bu filmde John Wayne’nin oynadığı Ethan Edwards karakterinin tam tersidir olmalı. Orada Edwards’ın kişiliğinde hiçbir yanlış bulamazsınız (aslında günümüzden bakınca ırkçı, ayrımcı gözüküyor ama film kurgusu içerisinde … Okumaya devam et

anti-kahraman, Brokeback Mountain, El Hedi ben Salem, Five Easy Pieces, Kowalski, Listeleme Kültürü, rıza, Rupert Pupkin, The Straight Story, Vanishing Point kategorisine gönderildi | Yorum yapın

“Children of Men” (2006)

Post-apokaliptik türde bir film olan “Children of Men/Son Umut” hiçbir zaman beni fazla heyecanlandırmadı ama mutlaka izlemeliyim diye düşündüm. 2027’ye doğru artık dünyada hiçbir kadın hamile kalamaz ve tam bir kaos ortamı yaşanmaktadır. Eski bir aktivist olan Theo, hamile bir … Okumaya devam et

anti-kahraman, Film, Listeleme Kültürü, Milenyum kategorisine gönderildi | Yorum yapın

İki adet Tarantino’nun sevdiği, ilginç isimli, 70li yıllarda geçen, yol-suça bulaşma-ikili-grafik şiddet filmi

Film adlarıyla ilgili bir yazım vardı. Bazı filmler adlarıyla çok çekici olabiliyorlar. “Scarecrow/Korkuluk” adlı muhteşem filmle ilgili yazımda, nasıl bir film isterim: 70lerde geçsin, yol ve “couple” (iki kafadar) filmi olsun diye yazmıştım. Bu iki film hem tarife uyuyor hem … Okumaya devam et

70ler, anti-kahraman, Bonnie and Clyde, Bring Me the Head of Alfredo Garcia, Dirty Mary Crazy Larry, Film, Scarecrow, Straw Dogs, Vanishing Point, Warren Oates, Yol filmi kategorisine gönderildi | Yorum yapın

“Naked” (1993)

İngiltere’nin fotoğrafını çeken filmleri anlamak biraz zordur. Yakın ve uzak tarihi iyi bildiğiniz varsayılır ve dil oyunlarına da hakim olduğunuz düşünülür. Ben bu ikisinde de çok iyi olmamama rağmen Mike Leigh’in olağanüstü güzel kara mizah eseri Naked‘ı (Çıplak, 1993) sevdim. … Okumaya devam et

90lar, anti-kahraman, Film, Mike Leigh, Mr. H, Naked kategorisine gönderildi | Yorum yapın