Facebook Hesabım
Ben kimim?
Mesleğim İngilizce öğretmenliği olmakla beraber, bu sitenin İngilizce öğretmenliğiyle alakası yoktur. 2008 yılından beri blog yazarlığı yapıyorum. İlk başlarda sadece sinema yazıyordum. Sonra daha çok siyaset yazmaya başladım. İki, üç senedir ise (şu anda 2016'nın sonundayız) "her şeyi" yazıyorum. Sitenin üstündeki görselin altında yer alan sekmeler benim ilgi alanlarım ve bu alanlarda yazılar yazıyorum. Eski yazılarım, yeni yazılarım hepsi bu sitede olacak artık. Keyifli okumalar dilerim... Baran DoğanSinek İkilisi Ne Demek?
Sinek ikilisi, briçteki en değersiz kağıttır. "Sinek ikilisi muamelesi yapmak" gibi bir deyime malzeme olmuştur. Birisini önemsememek anlamındadır. Kendimle dalga geçmeyi sevdiğim için bu ismi tercih ettim.Yazı Arşivim
-
Son Yazılarım
- Sosyal Medya Devrimi 26 Şubat 2025
- Yeşil Peri Gecesi 15 Aralık 2024
- Ferdi Tayfur Türkiye’dir! 7 Ekim 2024
- Toza Sor 23 Haziran 2024
- “Güven” 15 Nisan 2024
Bazı Eski Yazılarım
Kategori arşivi: Film
John McClane’nin battaniyesi
Aslında bu yazının başlığı John McClane’nin atleti olacaktı; çünkü her Zor Ölüm filminin sonlarına doğru McClane’nin atletinin tarumar olduğunu ve bunun bir Zor Ölüm filmi için alamet-i farika (klişe eleştirmen kelimeleri) teşkil ettiğini zannediyordum. Filmlerden resimler ararken bu atletin her … Okumaya devam et
Bruce Willis, Die Hard, Film, John McClane kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“The Polar Express” (2004)
Bazılarının hala çocuk filmi olarak değerlendirdiği animasyon türü, bugün milyonlarca dolarlık bir pazara sahiptir ve azımsanmayacak kadar çok yetişkin hayranı vardır bu türün. IMDB Top 250 listesinde bir çok animasyon film görebilirsiniz. Ben de bu türün sıkı bir takipçisi olarak, … Okumaya devam et
Film, Kutup Ekspresi, Listeleme Kültürü, Milenyum, Ratatouille, The Incredibles, The Polar Express, Tom Hanks kategorisine gönderildi
2 Yorum
Hoş bir süprüz
Yazılarımda üç dört kez Michael Bay’e giydirdiğimi hatırlıyorum. Kendisi Halivudun en popüler yapımcılarından olup, teknik anlamda çok iyi ama hikaye ve sanatsal değer açısında çok zayıf filmler yapar. Eleştirmenlerin benim filmlerimi beğenmediklerini biliyorum ve bu soruna onları okumayarak çözüm buluyorum, … Okumaya devam et
Film, Michael Bay, Milenyum, Steve Buscemi, The Island, Yönetmen kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Drag Me to Hell” (2009)
Yeni neslin daha çok, Örümcek Adam‘ların yönetmeni olarak tanıdığı Sam Raimi aslında kafasında manyak fikirler dolaşan iyi bir korku filmi yönetmenidir. Kariyerinin ilk yıllarını kötü şöhretli korku filmleri süsler. Evil Dead üçlemesinin de yönetmeni Sam Raimi’dir. Alışılmışın dışında, absürd ama … Okumaya devam et
A Simple Plan, Drag Me To Hell, Film, Kara Büyü, Milenyum, Sam Raimi, Yönetmen kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“The Italian Job”daki (1969) Mini Cooperlar
Bu blogda birkaç kere, Mini Cooper marka arabalar kendilerinden bahsettirdiler. Karanlıktakiler (Çağan Irmak, 2009) filminde, beni tebessüm ettiren tek karenin, bir Mini Cooperın göründüğü kare olduğunu belirtmiştim. Aslında iki tane The Italian Job (İtalyan İşi) adlı film var. 2003 yılındaki … Okumaya devam et
60lar, Charlize Theron, Diğer, Edward Norton, Film, İtalyan İşi, Mark Wahlberg, Mini Cooper, The Italian Job kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Sorry meayit (mate)
Eden Lake (Kanlı Göl, James Watkins, 2008) filmiyle ilgili bilgileri toplarken, sıkça karşıma çıktı This is England (Burası İngiltere, Shane Meadows, 2006) ismi. İzlemeyi düşündüm, iyi de etmişim. On üzerinden dokuz verdiğim bir film oldu. 80li yılların başında, Thatcher politikalarının … Okumaya devam et
Burası İngiltere, Eden Lake, Film, Kanlı Göl, Milenyum, Shane Meadows, This Is England kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Ben Öldükçe Yaşarım” (1965)
80li yıllarda, vidyocudan iki kere kiraladığım, Hong Kong yapımı karate filminin de adı Ben Öldükçe Yaşarım‘dı. Bruce Lee’ye benzeyen bir adamı başrolde oynatıp, üçüncü dünya ülkelerine Bruce Lee filmi diye yutturulan onlarca, belki yüzlerce filmden biriydi. Ben Öldükçe Yaşarım (Duygu … Okumaya devam et
60lar, Ben Öldükçe Yaşarım, Bruce Lee, duygu sağıroğlu, Film, Selma Güneri, Şükriye Atav, Tuncel Kurtiz, Umutsuzlar, Yılmaz Güney kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“11’e 10 Kala” (2009)
Bazı kız blogları vardır: çiçek.blogspot.com, havlukenarı.blogspot.com, pembepatikler.blogspot.com, gelinlikandbeyazçarşaflar.blogspot.com, püsür.blogspot.com gibi. Bu bloglardan, kadın duyarlılığını yansıtmaları beklenirken, sonuç hezimettir. 11’e 10 Kala (Pelin Esmer, 2009) bu görmek istenen kadın duyarlılığını çok iyi yansıtan bir film. Sinemada üç kişiyle izledim filmi. Aslında … Okumaya devam et
11'e 10 Kala, Film, Koleksiyoncu, Milenyum, Mithat Esmer, Nejat İşler, Pelin Esmer, Sanat Filmi, Yönetmen kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Apocalypto”‘yu (2006) tekrar izlemek
Daha önce filmdeki kötü adam performası ile ilgili bir yazı yazmıştım. Apocalypto‘yu (Mel Gibson, 2006) amcamın oğlu Haydar’la tekrar izledim. Aslında bu üçüncü izleyişim ;fakat tekrar aynı heyecanı duyduğumu söyleyebilirim. Bu filmin en büyük avantajlarından biri İngilizce çekilmemiş olmasıdır. Daha … Okumaya devam et
Apocalypto, Film, Mel Gibson, Milenyum, Tekrar izlenen filmler, The Passion of the Christ, Tutku: İsa'nın Çilesi kategorisine gönderildi
1 Yorum
Aceleye gelmiş!
Şöyle bir formülüm vardı: Mustafa Hakkında Herşey > Issız Adam > Babam ve Oğlum… Peki Karanlıktakiler‘i (Çağan Irmak, 2009) nereye koyacağım? İflah olmaz bir Babam ve Oğlum düşmanı olan ben, Karanlıktakiler‘i bu listede nereye yerleştireceğim? Çağan Irmak biraz esnaflık yapmış … Okumaya devam et
Çağan Irmak, Film, Issız Adam, Karanlıktakiler, Milenyum, Mini Cooper, Mustafa Hakkında Her Şey kategorisine gönderildi
Yorum yapın