Facebook Hesabım
Ben kimim?
Mesleğim İngilizce öğretmenliği olmakla beraber, bu sitenin İngilizce öğretmenliğiyle alakası yoktur. 2008 yılından beri blog yazarlığı yapıyorum. İlk başlarda sadece sinema yazıyordum. Sonra daha çok siyaset yazmaya başladım. İki, üç senedir ise (şu anda 2016'nın sonundayız) "her şeyi" yazıyorum. Sitenin üstündeki görselin altında yer alan sekmeler benim ilgi alanlarım ve bu alanlarda yazılar yazıyorum. Eski yazılarım, yeni yazılarım hepsi bu sitede olacak artık. Keyifli okumalar dilerim... Baran DoğanSinek İkilisi Ne Demek?
Sinek ikilisi, briçteki en değersiz kağıttır. "Sinek ikilisi muamelesi yapmak" gibi bir deyime malzeme olmuştur. Birisini önemsememek anlamındadır. Kendimle dalga geçmeyi sevdiğim için bu ismi tercih ettim.Yazı Arşivim
-
Son Yazılarım
- Yeşil Peri Gecesi 15 Aralık 2024
- Ferdi Tayfur Türkiye’dir! 7 Ekim 2024
- Toza Sor 23 Haziran 2024
- “Güven” 15 Nisan 2024
- Her Şey Sınıfsal Mı? 14 Nisan 2024
Bazı Eski Yazılarım
Kategori arşivi: Indie
“Do the Right Thing” (1989)
Bir sinemaseveren hemen bugün yapacağı en doğru şey “Do the Right Thing/Doğruyu Seç”i izlemek olacaktır. Hayatımda izlediğim en iyi filmlerden biri…Bir indie…Çok çarpıcı bir ırkçılık teşhiri olup aynı zamanda alabildiğine sevimli, sempatik bir film olmayı başarıyor. Barack Obama’nın eşiyle ilk … Okumaya devam et
25th Hour, Bağımsız Sinema, Do the Right Thing, Doğruyu Seç, Indie, Spike Lee, The Inside Man kategorisine gönderildi
2 Yorum
“Heathers” (1988)
Kaliteli indieler için arayışım devam ediyor. Michael Lehmann’ın “Heathers/Çılgın Kızlar”ını bu arayış kapsamında izledim ve sonuç yine tatmin edici. Aslında bugün izlediğim bir başka indie için hayatımda izlediğim en iyi filmlerden biri tanımını rahatlıkla kullanabilirim ama kronolojik sıraya dikkat etmem … Okumaya devam et
Bağımsız Sinema, Christian Slater, Çılgın Kızlar, Heathers, Indie, Michael Lehmann, Winona Ryder kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“The Kids Are All Right” (2010)
Eskiden bir milyon tane köşe yazarını takip ederdim. Artık bu çabadan sıkıldığım için sınırlı sayıda köşe yazarını takip ediyorum. Akşam yazarı Oray Eğin de bunlardan biri. Kendisi birçok kişiye antipatik gelir. Üç beş sene evvel jüri olarak katıldığı bir yarışmada … Okumaya devam et
Annette Bening, Ettora Scola, Halit Refiğ, Haremde Dört Kadın, İki Kadın Bir Erkek, Indie, Julianne Moore, Lisa Cholodenko, Özel Bir Gün, The Kids Are All Right, Una Giornate Particolare kategorisine gönderildi
8 Yorum
“Drugstore Cowboy” (1989)
Indie açılımı devam ediyor. O posterde yer alan bir indie izledim bugün. Sonuç “Sex, Lies & Videotape” kadar olmasa da tatmin edici. Zaten o zaman da yazmıştım. Indieler sizi sıklıkla hayal kırıklığına uğratabilir ama iyisine denk gelirseniz tadından yenmez. Son … Okumaya devam et
Bağımsız Sinema, Drugstore Cowboy, Francis Ford Coppola, Gus Van Sant, Indie, Matt Dillon, Psycho, Rumble Fish, Sapık, Seks Yalanları, Sex Lies and Videotape, Siyam Balığı kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Bir yiyecek bir içecek
Bazen kendimi sağlıklı beslenme freak‘i gibi hissediyorum. Sıfır katkı maddesi içerdiği iddiasında olan Doğa marka müsliyi bu yüzden seviyorum. Aslında Dr. Oetker’in müslisini de seviyorum. Tatmin edici miktarda iri taneler var içerisinde ama içeriğine baktığınızda bir sürü hoşuma gitmeyen madde … Okumaya devam et
Indie, James Bond, Küçük Gün Işığım, Little Miss Sunshine, Martini, shaken not stirred kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Indie açılımı
Bu açılım; geçen sene AKP’nin yapmaya çalıştığı ve yüzüne gözüne bulaştırdığı, samimiyetsizliği baştan belli açılımlar gibi değil. Bir hesap yaptım. İnsan ömrünün yaklaşık 70 sene olduğunu varsayarsak ve bu hızla film izlemeye devam edersem, ölene kadar 6000-7000 tane falan film … Okumaya devam et
Bağımsız Sinema, Indie, Seks Yalanları, Sex Lies and Videotape, Steven Soderbergh, Zeynep'in Sekiz Günü kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Tape” (2001)
Aynı şey “Taste of Cherry/Kirazın Tadı”nda da olmuştu. Aylarca bilgisayarımda bir başyapıt bekletmişim de haberim yokmuş. Bu arada bir sürü gerekli gereksiz film izlemişim. “Before“larla ilgili yazı yazarken Richard Linklater’ın iyi bir diyalog yazarı olduğunu yazmışım. “Tape/Kaset” filmi de tıpkı … Okumaya devam et
Bağımsız Sinema, Before Sunrise, Before Sunset, Dead Poets Society, Ethan Hawke, Indie, İyi oyunculuklar, Kill Bill, richard linklater, Robert Sean Leonard, Tape, Uma Thurman kategorisine gönderildi
1 Yorum
“Babam Büfe” (2009)
Gönül rahatlılığıyla yedi verdiğim filmlerden biri oldu “Babam Büfe”. 1975 doğumlu genç yönetmen Meriç Demiray’ın ilk uzun metrajı olan “Babam Büfe” bağımsız film ruhuna sahip, samimi işlerden biri. Bundan sonra yönetmenin işlerinin takipçisi olacağım ve sanırım ilgi çekici filmler çekecek … Okumaya devam et
Babam Büfe, Bağımsız Sinema, Caner Candarlı, Dondurmam Gaymak, Indie, Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak, Levent Tülek, Meriç Demiray, Nalan Kuruçim, Turan Özdemir kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Four Rooms” (1995)
Herkesin fikrine değer veren bir insan olarak, 16 yaşındaki bir movie-buff öğrencimin tavsiye ettiği bir filmi izlemiş olmaktan dolayı çok mutluyum. Tam da Tarantino’nun yönetmen olmadığı ama dahil olduğu projelerle ilgili bir yazı yazmayı düşünürken bu filmi izlemiş olmak da … Okumaya devam et
Alexandre Rockwell, Allison Anders, Bağımsız Sinema, Dört Oda, Four Rooms, Indie, quentin tarantino, Robert Rodriguez, Tim Roth kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Made In Europe” (2007)
Habertürk köşe yazarı Ece Temelkuran benim takip ettiğim, fikirlerine değer verdiğim bir insan. Erkek kardeşi İnan Temelkuran ise benim yazdığım Çeviri Hatası 4 yazısında anılmıştı. O yazıda bahsi geçen “Bornova Bornova” filminde kullanılan Yürütücü Yapımcı kullanımı yerine, Temelkuran’ın ilk filmi … Okumaya devam et
Aki Kaurismaki, Bornova Bornova, Fatih Akın, İnan Temelkuran, Indie, Jim Jarmusch, Made In Europe, Mean Streets, Michael Haneke, Mr. H, Night on Earth, Zeki Demirkubuz kategorisine gönderildi
Yorum yapın