Facebook Hesabım
Ben kimim?
Mesleğim İngilizce öğretmenliği olmakla beraber, bu sitenin İngilizce öğretmenliğiyle alakası yoktur. 2008 yılından beri blog yazarlığı yapıyorum. İlk başlarda sadece sinema yazıyordum. Sonra daha çok siyaset yazmaya başladım. İki, üç senedir ise (şu anda 2016'nın sonundayız) "her şeyi" yazıyorum. Sitenin üstündeki görselin altında yer alan sekmeler benim ilgi alanlarım ve bu alanlarda yazılar yazıyorum. Eski yazılarım, yeni yazılarım hepsi bu sitede olacak artık. Keyifli okumalar dilerim... Baran DoğanSinek İkilisi Ne Demek?
Sinek ikilisi, briçteki en değersiz kağıttır. "Sinek ikilisi muamelesi yapmak" gibi bir deyime malzeme olmuştur. Birisini önemsememek anlamındadır. Kendimle dalga geçmeyi sevdiğim için bu ismi tercih ettim.Yazı Arşivim
-
Son Yazılarım
- Yeşil Peri Gecesi 15 Aralık 2024
- Ferdi Tayfur Türkiye’dir! 7 Ekim 2024
- Toza Sor 23 Haziran 2024
- “Güven” 15 Nisan 2024
- Her Şey Sınıfsal Mı? 14 Nisan 2024
Bazı Eski Yazılarım
Kategori arşivi: Korku Sineması
“The Devil’s Rejects” (2005)
Korku filmlerini severim. Özellikle zeka ürünü olan, seyirciyi her daim filmin içine çekip istim üstünde tutan örneklerine hayır diyemem; ancak bu “The Devil’s Rejects/Vahşet Çetesi” gibi porno-korku filmlerden nefret ediyorum. Bir önceki cümlede bahsettiğim zekadan gram eser yok “The Devil’s … Okumaya devam et
Korku Sineması, Luis Bunuel, The Devil's Rejects, Vahşet Çetesi kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Gördüğüm en kanlı film
Bu sadece benim yorumum değil bilinen bir gerçek. Sadece final sahnesinde 300 litle sahte kan kullanılmış. Peter Jackson’ı Yüzüklerin Efendisi‘ne götüren film olarak da kabul edilir “Braindead” (1992). Yeni Zelanda fonunda geçen bir korku komedi filmi, bir zombi filmi parodisidir. … Okumaya devam et
Braindead, George Romero, Korku Sineması, Peter Jackson, Psycho, Sam Raimi, Sapık, The Evil Dead kategorisine gönderildi
Yorum yapın
[Rec] 2
Aslında bu kadar kötü olabileceğini tahmin ediyordum. İnternetten bir şekilde film indirince, sanki ona bir emek vermiş gibi kendimi hissedip illa o filmi izleme saplantısından kurtulma kararı almam bu filmin bana kattığı tek artısı oldu. Zaten sahtekarlık yapıyoruz bir de … Okumaya devam et
Korku Sineması, Rec 2 kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Frozen” (2010)
Adam Green’in “Frozen/Donmuş”u bana, Chris Kentis’in 2003 tarihli “Open Water/Açık Deniz”ini hatırlattı. İki filmin de teması vahşi doğanın ortasında unutulan hobicilerin başına gelenler. “Open Water”da dalgıçlık merakı olan bir çift vardı, “Frozen”daysa kayak merakı olan bir çift ve bir yancı … Okumaya devam et
2010lar, Açık Deniz, Adam Green, Film, Frozen, Korku Sineması, Open Water kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Küçük Kıyamet” (2006)
“Vavien“i izledikten sonra Taylan kardeşleri dikkatle izlemek gerek diye düşünmeye başlamıştım. İlk filmleri “Okul”u da bazılarının yaptığı gibi yerden yere vurmamıştım. Vavien‘deki muhteşem performanstan sonra “Küçük Kıyamet”i izlemek kaçınılmaz olmuştu. Bu filmi de beğenmeyenler, yerden yere vuranlar var, fakat ben … Okumaya devam et
Film, Korku Sineması, Küçük Kıyamet, Milenyum, taylan biraderler, Türk Sineması, vavien, Yönetmen kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Best Horror Movies
Bir önceki yazımda bahsettiğim Let’s Scare Jessica to Death‘i (Hadi Jessica’yı Ölümüne Korkutalım, John Hancock, 1971) araştırırken rastladım bu siteye. Link burada. Korku filmleriyle ilgili ilginç yazılar, resimler, bilgiler var. Tüm zamanların en iyi 100 korku filmini de seçmişler. İlk … Okumaya devam et
Korku Sineması, Listeleme Kültürü, Mr. H, Psycho, The Evil Dead, The Exorcist, The Shining kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Onibaba (1964)
The Exorcist‘in (Şeytan, 1972) yönetmeni William Freidken’e göre (bana göre değil) çekilmiş en korkunç film olan Onibaba‘yı (Kenato Shindu, 1964) izledim. Japonca yaşlı ve uğursuz kadın anlamına geliyormuş onibaba. Sinema dergisinde bazen adını duyuyordum; ayrıca filmin afişi de insanda tuhaf … Okumaya devam et
60lar, Film, Kenato Shindu, Korku Sineması, Onibaba kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“The Unborn” (2009)
Bir kolaj çalışması ile karşı karşıyasınız. Hollywoodun yaratıcılık konusunda ne kadar büyük bir kısırdöngü içerisinde olduğunu kanıtlayan bir film The Unborn (Doğmamış, David S. Goyer, 2009). Neler yok ki filmde? Olmazsa olmaz Ring (Halka, Hideo Nakata, 1998), babalar babası The … Okumaya devam et
Doğmamış, Film, Hideo Nakata, Korku Sineması, Milenyum, Scream, The Unborn kategorisine gönderildi
1 Yorum
80lerde çocuk olmak :P
Son zamanlarda internetteki bazı sosyal ağlarda “80lerde çocuk olmak” başlıklı bir geyik muhabbeti sürüp gidiyor. Çok özel bir çağ olduğu düşünülen aslında hiç de öyle olmayan 80lerde ben de çocuktum. Hayatımı televizyonun “yeni yayın” dönemine göre ayarlardım, o yüzden o … Okumaya devam et
80ler, Clementine, Diğer, Korku Sineması, les merveilleux voyages de Clémentine et ses amis, Malmoth kategorisine gönderildi
Yorum yapın
“Dressed to Kill” (1980)
Bazı filmler hayatınıza öyle bir girer ki sonra onları çıkarmanız mümküniyet sınırları içerisinde değildir. Her daim hatırlarsınız, hep izlemek istersiniz. Ömür boyu favorileriniz arasında yer alacağı kesindir. Dressed to Kill, (Öldürmeye Hazır, 1980) işte böyle bir film benim için. Brian … Okumaya devam et
80ler, Brian De Palma, Dressed to Kill, Film, Korku Sineması, Mr. H kategorisine gönderildi
Yorum yapın