Aslında vardır. Birileriyle sohbet ederken bazen düşünmeden yanlış cümleler kurarız. Bu atasözü o duruma vurgu yapmaktadır ama ben dilin kemiği vardır derken, dilin öyle başıboş bırakılmış, kontrolsüz bir şey olmadığını kastediyorum. Tıpkı; kültür, sanat, ideoloji, felsefe, ahlak, hukuk, aile, ticaret, suç, ceza, eğitim gibi dil de tarih boyunca egemen ideolojiyle birlikte şekkillendi. Dilde bulunan ırkçı veya kadın düşmanı söylemlerden bahsetmiyorum bile. Onlar herkesçe gözlenlenebiliyor. Ama kolayca gözlenebilmesi sık sık kullanılmalarının önüne geçemiyor maalesef. Maalesef diyorum ama Türkiye’deki liberallerin vurguladığı gibi bunların ülkemizin en önemli sorunu olduğunu da düşünmüyorum. Yukarıda vurguladığım gibi doğruluğu herkesçe sorgusuz sualsiz kabul edilen birçok atasözü, deyim ve özlü söz var. Bunlar da egemen ideolojisi üzerinden şekillendiği için biraz temkinli ele alındığında, birçoğunun içeriklerinde birçok yanlışlıklar barındırdıkları görülecektir. Tabi bu kolay bir iş değildir ve bunu yaptığınızda benim gibi bazı arkadaşarınız tarafından “mahallenin delisi” muamelesi görmeniz de olasıdır. Bugün “insan hayal ettiği müddetçe yaşar” diye bir cümle duydum. Kompozisyon sınavlarında sık sorulur. Şimdi bu cümlede hiçbir tuhaf durum yok değil mi? Ben bir tuhaflık zorlarsam her şeyi ince eleyip sık dokuyan, gereksiz ayrıntılara takmış biri olurum. Ama gelin yine de biraz zorlayalım, ne kaybederiz ki? Bir insan düşünün günün 12 saati çalışıyor, günün geri kalan kısmındaysa ertesi gün için enerji biriktirmeye çalışıyor. Hiç böyle birisi görmediniz mi yoksa? Bu kişi nasıl hayal kurabilir veya ne kadar hayal kurabilir, anlamak istiyorum. Hadi bunları boşverelim. Zaten böyleleri de kalmadı pek öyle değil mi? Bu kadar zor hayatları olmayanları düşünelim. Bir sürü feodal, ideolojik, ekonomik, liberal, ailevi kuşatma altında olanlar nasıl ve ne kadar hayal kurabilirler? Hayal kurmaktan kastımız “işleri büyütmek”, “yırtmak”sa evet o hayalleri kurabilirler. Zaten sadece o hayalleri kursunlar isteniyor. Hayal kurma özgürlüğünün eşit paylaştırılacağı bir gelecek hayal etmeleriyse yasak! Ben o geleceği hayal ediyorum. Sadece hayal kurmanın değil her şeyin eşit paylaşılacağı o geleceği hayal ediyorum.
Facebook Hesabım
Ben kimim?
Mesleğim İngilizce öğretmenliği olmakla beraber, bu sitenin İngilizce öğretmenliğiyle alakası yoktur. 2008 yılından beri blog yazarlığı yapıyorum. İlk başlarda sadece sinema yazıyordum. Sonra daha çok siyaset yazmaya başladım. İki, üç senedir ise (şu anda 2016'nın sonundayız) "her şeyi" yazıyorum. Sitenin üstündeki görselin altında yer alan sekmeler benim ilgi alanlarım ve bu alanlarda yazılar yazıyorum. Eski yazılarım, yeni yazılarım hepsi bu sitede olacak artık. Keyifli okumalar dilerim... Baran DoğanSinek İkilisi Ne Demek?
Sinek ikilisi, briçteki en değersiz kağıttır. "Sinek ikilisi muamelesi yapmak" gibi bir deyime malzeme olmuştur. Birisini önemsememek anlamındadır. Kendimle dalga geçmeyi sevdiğim için bu ismi tercih ettim.Yazı Arşivim
-
Son Yazılarım
- Yeşil Peri Gecesi 15 Aralık 2024
- Ferdi Tayfur Türkiye’dir! 7 Ekim 2024
- Toza Sor 23 Haziran 2024
- “Güven” 15 Nisan 2024
- Her Şey Sınıfsal Mı? 14 Nisan 2024
Bazı Eski Yazılarım