Kaliteli indieler için arayışım devam ediyor. Michael Lehmann’ın “Heathers/Çılgın Kızlar”ını bu arayış kapsamında izledim ve sonuç yine tatmin edici. Aslında bugün izlediğim bir başka indie için hayatımda izlediğim en iyi filmlerden biri tanımını rahatlıkla kullanabilirim ama kronolojik sıraya dikkat etmem gerektiği için önce “Heathers”ı tanıtmam gerekiyor. Amerikan lise filmlerini hepimiz biliriz değil mi? Hiçbir zaman en çok tv izlenen saatlerde yayınlanmazlar. Hafta sonu gündüz kuşağında veya hafta içi geceyarısı kendilerine yer bulabilirler. Bazı klişe karakterleri vardır. Amerikan futbolu takımının abazan ruhlu erkekleri, cheerleader denilen aptal ponpon kızları, geek denilen iletişim özürlü kız veya erkekler, nerd denilen başarı müptelası kız veya erkekler, şerefsiz hocalar, çıkarcı müdürler vs. Bu filmlerde genelde Prom denilen yıl sonu balosu da yaklaşmaktadır. Herkes bir eş arayışı içerisindedir. Bu klişelerin hemen hemen hepsi “Heathers”da mevcut ama filmin artısı başarılı bir kara komedi oluşu. Kara komedi deyince birilerinin öldüğü akla gelecektir. Doğru. Liselim rolleri için çok uygun bir fiziği olan Winona Ryder’in canlandırdığı Veronica ile yine asi genç rolü için çok uygun bir fiziği olan Christian Slater’ın canlandırdığı JD’nin oynandığı Bonnie and Clyde oyunu nasıl sonuçlanacak acaba? Film klişe bir lise filmi gibi başlayıp evrile evrile bir kara komedi klasiğine dönüşüyor. Filmin afişinde yazan bir gün klasik olursa şaşırmayın cümlesi filmin karakterini çok iyi yansıtıyor. İddiasız, çok kimsenin farkında olmadığı bir film ama epeyce gizli hayranı var ve kitlelerce keşfedilmeyi bekliyor. Benim nazarımda filmin en büyük eksiği, suçluların suç mahalinde parmak izi bırakmayı önemsememeleri. Bazı filmlerde görürüz. O kadar çok parmak izi bırakıp da nasıl yakalanmazlar. Benim gibi bu tür ufak ayrıntılara önem veren cinsler var işte..
Facebook Hesabım
Ben kimim?
Mesleğim İngilizce öğretmenliği olmakla beraber, bu sitenin İngilizce öğretmenliğiyle alakası yoktur. 2008 yılından beri blog yazarlığı yapıyorum. İlk başlarda sadece sinema yazıyordum. Sonra daha çok siyaset yazmaya başladım. İki, üç senedir ise (şu anda 2016'nın sonundayız) "her şeyi" yazıyorum. Sitenin üstündeki görselin altında yer alan sekmeler benim ilgi alanlarım ve bu alanlarda yazılar yazıyorum. Eski yazılarım, yeni yazılarım hepsi bu sitede olacak artık. Keyifli okumalar dilerim... Baran DoğanSinek İkilisi Ne Demek?
Sinek ikilisi, briçteki en değersiz kağıttır. "Sinek ikilisi muamelesi yapmak" gibi bir deyime malzeme olmuştur. Birisini önemsememek anlamındadır. Kendimle dalga geçmeyi sevdiğim için bu ismi tercih ettim.Yazı Arşivim
-
Son Yazılarım
- Yeşil Peri Gecesi 15 Aralık 2024
- Ferdi Tayfur Türkiye’dir! 7 Ekim 2024
- Toza Sor 23 Haziran 2024
- “Güven” 15 Nisan 2024
- Her Şey Sınıfsal Mı? 14 Nisan 2024
Bazı Eski Yazılarım